top of page
Yazarın fotoğrafıPınar Yazgan

💌 İflah Olmaz Romantikler İçin✨

Yanan bir ateşin etrafında toplanmayı siz de sever misiniz?  Bir kamp ateşinin başında ya da gün batımından sonra kumsalda yaktığınız bir ateş ile zihninizde hala yaşayan bir anınız var mı? Ya da bir mumun alevinde siz de huzur bulur musunuz? Eğer bu sorulara cevabınız evetse haydi gelin nedenini birlikte keşfedelim.

İlk çağlardan beri içgüdüsel olarak ateşte huzur ve güven buluyoruz. Ateş, sadece bir ışık ve ısı kaynağı olmaktan öte kültürlerarası bir sembol de. Rivayete göre, Prometheus Tanrıların Evi olarak bilinen Olympos Dağında yanan ateşten gizlice alır ve insanlara hediye eder. Tanrıların babası Zeus buna çok öfkelenir, Prometheus'u uzak diyarlara gönderir ve sonu gelmez bir işkence ile cezalandırır. Biz insanlara ise hepimizin kutusuyla tanıdığı Pandora'yı gönderir ve başımıza türlü dertleri musallat eder. Geçtiğimiz haftalarda Paris'te, ülkeler arasındaki dostluk ve barışı simgeleyen, törenlerle taşınan ve oyunlar süresince yanacak olan Olimpiyat Meşalesi de,  Hıdırellez'de dileklerle üzerinden atladığımız ateş de, evimizi ısıtan ateş de bu ateş. 

Geçmişte atalarımız, ateş etrafında toplanarak toplumsal bağlarını güçlendirmiş, sohbetler etmiş ve ritüeller gerçekleştirmişlerdi. Günümüzde ise bu geleneksel pratiği mumlarla sürdürüyoruz. Mumların tarihi, binlerce yıl öncesine dayanıyor ve ilk kez antik Mısır'da üretildiği düşünülüyor. Mısırlıların, balmumu ve reçine kullanarak lambalar yaptığına, bu lambaları dini törenlerde ve günlük yaşamlarında kullandıklarına dair izlere rastlanıyor.  


Ortaçağ Avrupasında ise kiliselerde ve evlerde kullanılan mumlar, hayvansal yağlardan yapılıyordu ve mum yapımı önemli bir zanaat haline gelmişti.  Mektupla iletişim kurulan bu zamanlarda yaygın olarak kullanılan mum ve mühüre bu yazıda değinmesek olmaz. Hem güvenlik hem de kişisel bir dokunuş eklemek adına, mektup mum ile, çoğu zaman göndericinin adının baş harflerinin bulunduğu bir mühürle kapatılırdı. 


Mumları günümüzde iletişim ve aydınlatmadan çok estetik amaçlarla kullansak da, zaman içinde zanaat, aromaterapi uygulamalarıyla birleşti ve mumlar, içerdikleri uçucu yağlar ile bizlere ruhsal ve fiziksel rahatlama sunar hale geldi.  Hala hayvansal yağlar kullanan üreticiler bulunsa da biz mumlarımızı soyadan üretiyor ve diğer ürünlerimizde olduğu gibi hiç bir hayvansal katkı maddesi kullanmıyoruz. Uçucu yağlardan elde ettiğimiz benzersiz esanslarla, duyularınıza hitap ediyor ve içinizdeki kadim bilgeliği hatırlatarak, yaratıcı gücünüzü ateşlemeyi amaçlıyoruz. Bir mum, fitilini yaktığımızda alevi ile ruhumuzu aydınlatıyor, yaşam alanlarımızı güzelleştiriyor ve iç dünyamıza huzur getiren sihirli bir objeye dönüşüyor. Mumdan yayılan aromatik kokular, duyularımızı harekete geçirirken, romantik duygularımızı tetikliyor ve evlerimizi sıcak bir yuvaya dönüştürüyor. 



Monogram Mumları, aromaterapi severler, mum ışığında bir bitki çayı ile günün yorgunluğunu atanlar, çevresini birbirinden güzel kokular ile doldurmak isteyenler ve iflah olmaz romantikler için tasarladık. En iyi kalitede soya ve uçucu yağlar ile, duyularınızı hareketlendirecek 3 farklı koku seçeneği ile ürettik ve adınızın baş harfinin altın yaldızlar ile işlendiği cam bardaklara geleneksel yöntemlerle döktük. Her bir mum, geçmişin sıcaklığını ve geleneksel zarafeti modern yaşamımıza getiriyor ve hem estetik hem de işlevsel bir dokunuş yapıyor. Monogram mumlarımız ve çok daha fazlası internet mağazamızda şimdi sizi bekliyor.


Çok sevgiler,

Pınar

❤️




16 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page